BOLU HALKI KKTC’NİN VE KIBRIS TÜRKÜ’NÜN YANINDA…
20 TEMMUZ 1974 KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI’NIN 50. YILDÖNÜMÜ, BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK BAYRAMI, KKTC KURUCU CUMHURBAŞKANI RAUF R.DENKTAŞ’IN BOLU’DAKİ ANIT HEYKELİ ÖNÜNDE COŞKULU KALABALIĞIN KATILIMI İLE MUHTEŞEM TÖRENLE KUTLANDI.
Törene, Bolu Valisi Erkan Kılıç,Rauf Denktaş’ın Gezici Büyükelçisi,Cumhurbaşkanlığı Danışma Kurulu Üyesi,Ulusal Türk Kuruluşları Dünya Konseyi Başkanı Hüseyin Macit Yusuf, Belediye Başkan Yardımcısı Rasim Özdemir,Anıtın yapımını gerçekleştiren Kıbrıs Gazisi Emekli Piyade Kıdemli Binbaşı Ahmet Şerafettin Yamaner, Jandarma Komutanı J.Kıd.Alb. Mehmet Avcı, Bolu Garnizon Komutanı P.Kıd.Alb.Cavit Nartop, Emniyet Müdürü Recep Peker Eryılmaz, il protokolü, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
DENKTAŞ’IN GEZİCİ BÜYÜKEÇİSİ HÜSEYİN MACİT YUSUF:
“EBEDİ LİDERİMİZ DENKTAŞ KKTC’Yİ TANINSIN DİYE KURDU. BU DEVLETİ TANITMAK HEPİMİZİN GÖREVİDİR…BAYRAK DÜŞMEYECEK, EZAN DİNMEYECEK”
“Allah'a şükürler olsun Anavatan Türkiye, garantör Türkiye bizi yalnız bırakmadı, tam zamanında yetişti Kıbrıs Türklerini mutlak soykırımdan kurtardı. Sayın Yamaner Komutan’ın gayretleri ile diktiği ebedi liderimiz Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf R.Denktaş’ın Anıtı, ebedi liderimiz Denktaş’ın şahsında Kıbrıs Milli davamızın, milli mücadelemizin genç nesillere anlatılmasını, hatırlatılmasını sağlayacaktır”
“50 yıl önce biz Kıbrıs Türkleri Kıbrıs’ta ölüm kalım savaşı verirken Bolu'dan adaya gelen Bolu Komando Tugayı’nın kahraman Mehmetçikleri imdadımıza yetişiyordu.. Allah bin kere razı olsun onlardan. Allah nasip etti 50. yıldönümünde ben bizzat Gazilerimize şükran ve minnetlerimi arz etme imkanı buldum..Barış Harekâtı özgürlüğe kavuştuğumuz gündür.Barış Harekatı sayesinde devletimiz KKTC’yi kurma imkanı bulduk.”
KKTC’nin yaşaması ve tanınması için mücadelenin devam edeceğini vurgulayan, Gezici Büyükelçi Hüseyin Macit Yusuf, “Bu devleti kurarken kan verdik, can verdik.Ebedi Liderimiz Denktaş KKTC’yi tanınsın diye kurdu. Bu devleti tanıtmak hepimizin görevidir… Anadolu'daki siz kardeşleriniz bizim arkamızda olduğunuz müddetçe bizim kutsal mücadelemiz devam edecektir. Hiçbir şekilde Rum’a, Yunan'a, emperyalist batıya, Amerika'ya yenilmemiz mümkün değildir. Bu güç sizden aldığımız güçtür. Ve bu güçle sizlere söz veriyorum, and içiyorum ki bayrak yere düşmeyecek. Ezan Kıbrıs'tan dinmeyecek” dedi.
BOLU VALİSİ ERKAN KILIÇ: “DENKTAŞ, GÖSTERDİĞİ ONURLU DURUŞ VE DİRENİŞLE RUMLARIN ENOSİS HAYALLERİNİN DE GERÇEKLEŞMESİNE MANİ OLMUŞTUR.”
“Kıbrıs Türk halkının özgürlük mücadelesinde sembol isim kuşkusuz Rauf Raif Denktaş’tır. Rauf Raif Denktaş, hayatı boyunca Kıbrıs Türklerinin haklarını savunmuş; Ada’da adil ve kalıcı bir çözüm için mücadele etmiştir. Hukukçu kimliğiyle, siyasi ve diplomatik alandaki üstün yetenekleriyle Denktaş, Kıbrıs davasının sesi ve lideri olmuştur.”
“Hayatta hiçbir zaman yalpalamayacaksın, düşüncelerinde bir ileri bir geri adım atmayacaksın. Her dönemin adamı değil, her dönem adam olacaksın.” diyen Rauf Raif Denktaş, gösterdiği onurlu duruş ve direnişle Rumların ENOSİS hayallerinin de gerçekleşmesine mani olmuştur.”
BOLU BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI RASİM ÖZDEMİR:
“RAUF DENKTAŞ KIBRIS TÜRK HALKINI HAREKAT İÇİN HAZIRLADI, KIBRIS TÜRKLERİNE MÜCADELE RUHUNU AŞILADI VE DİRİ TUTTU.”
“Barış Harekatı ile adaya barış getirilmiştir. Rauf Denktaş'ı ve o dönemin başbakanı Bülent Ecevit ve hükümetini minnetle anıyorum.Kıbrıs zaferi Kurtuluş savaşından sonraki en büyük başarımızdır.Rauf Denktaş Kıbrıs Türk halkını Harekat için hazırladı, Kıbrıs Türklerine mücadele ruhunu aşıladı ve diri tuttu.Harekat sonrasında kurduğu KKTC’yi geliştirmek görevimizdir.”
KIBRIS GAZİSİ, EMEKLİ PİYADE KIDEMLİ BİNBAŞI AHMET ŞERAFETTİN YAMANER:
“DENKTAŞ ÖLMEDİ; BOLU’DA İLELEBET YAŞATILACAK,GENÇ NESİLLERE ÖRNEK OLACAK VE UNUTULMAYACAK”
“20 Temmuz; Kıbrıs adasına barışın gelişinin, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin ve özgürlüğe kavuşmasının dönüm noktasıdır… Rumlar, 1960 yılında bir ortaklık devleti olarak kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’ni, Ada’yı Yunanistan’a bağlamak ve ENOSİS hayallerine ulaşmak için başından beri bir sıçrama tahtası olarak görmüşlerdir…Bu özel günde, KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Mücahit lider Rauf Raif Denktaş’ın isminin verildiği Bulvar ve Anıt Heykelinin bulunduğu bu kavşakta 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Harekâtının 50nci yılını ilk defa sizlerle beraber kutlamaktan büyük gurur ve heyecan duymaktayız.Kıbrıslı soydaşlarımızın “Milli Kahraman” ilan ettiği, Mücahit Lider, büyük devlet adamı Rauf Raif Denktaş’ın bu anıtını gören her vatanseverin devamlı hatırlamasını ve gelecek nesillere örnek olmasını sağladık”(Yamaner’in konuşmasının tam metni sayfa 4’te)
ARKADA DEVAM
BOLU HALKI KIBRIS TÜRKÜ’NÜN YANINDA…
20 TEMMUZ 1974 KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI’NIN 50. YILDÖNÜMÜ,BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK BAYRAMI, KKTC KURUCU CUMHURBAŞKANI RAUF R.DENKTAŞ’IN BOLU’DAKİ ANIT HEYKELİ ÖNÜNDE MUHTEŞEM BİR TÖRENLE KUTLANDI.
Kıbrıs Türklerini özgürlüğe kavuşturan 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50. Yıldönümü KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R.Denktaş Bulvarı’ndaki Anıt’ı önünde coşkulu bir kalabalığın katılımı ile kutlandı.
Törene, Bolu Valisi Erkan Kılıç,Rauf Denktaş’ın Gezici Büyükelçisi,Cumhurbaşkanlığı Danışma Kurulu Üyesi,Ulusal Türk Kuruluşları Dünya Konseyi Başkanı Hüseyin Macit Yusuf, Belediye Başkan Yardımcısı Rasim Özdemir,Anıtın yapımını gerçekleştiren Kıbrıs Gazisi Emekli Piyade Kıdemli Binbaşı Ahmet Şerafettin Yamaner, Jandarma Komutanı J.Kıd.Alb. Mehmet Avcı, Bolu Garnizon Komutanı P.Kıd.Alb.Cavit Nartop, Emniyet Müdürü Recep Peker Eryılmaz, il protokolü, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
Bolu Valiliği, Garnizon Komutanlığı, Dayanışma ve Kültür Derneği Bolu İl Temsilciliği tarafından, KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın anıt heykeline çelenk bırakıldı. Törende saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının akabinde protokol konuşmaları ve folklor gösterileri gerçekleştirildi. Şiddetli yağmur nedeniyle Anıt önünde başlayan kutlama törenine salonda devam edildi. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar video mesajla Bolu halkına seslendi.
DENKTAŞ’IN GEZİCİ BÜYÜKEÇİSİ HÜSEYİN MACİT YUSUF:
“DENKTAŞ KKTC’Yİ TANINSIN DİYE KURDU. BU DEVLETİ TANITMAK HEPİMİZİN GÖREVİDİR…BAYRAK DÜŞMEYECEK, EZAN DİNMEYECEK”
“Allah'a şükürler olsun Anavatan Türkiye, garantör Türkiye bizi yalnız bırakmadı, tam zamanında yetişti Kıbrıs Türklerini mutlak soykırımdan kurtardı. Sayın Yamaner Komutan’ın gayretleri ile diktiği ebedi liderimiz Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf R.Denktaş’ın Anıtı, ebedi liderimiz Denktaş’ın şahsında Kıbrıs Milli davamızın, milli mücadelemizin genç nesillere anlatılmasını, hatırlatılmasını sağlayacaktır”
“50 yıl önce biz Kıbrıs Türkleri Kıbrıs’ta ölüm kalım savaşı verirken Bolu'dan adaya gelen Bolu Komando Tugayı’nın kahraman Mehmetçikleri imdadımıza yetişiyordu.. Allah bin kere razı olsun onlardan. Allah nasip etti 50. yıldönümünde ben bizzat Gazilerimize şükran ve minnetlerimi arz etme imkanı buldum..Barış Harekâtı özgürlüğe kavuştuğumuz gündür.Barış Harekatı sayesinde devletimiz KKTC’yi kurma imkanı bulduk.”
KKTC’nin yaşaması ve tanınması için mücadelenin devam edeceğini vurgulayan, Gezici Büyükelçi Hüseyin Macit Yusuf, “Bu devleti kurarken kan verdik, can verdik.Ebedi Liderimiz Denktaş KKTC’yi tanınsın diye kurdu. Bu devleti tanıtmak hepimizin görevidir… Anadolu'daki siz kardeşleriniz bizim arkamızda olduğunuz müddetçe bizim kutsal mücadelemiz devam edecektir. Hiçbir şekilde Rum’a, Yunan'a, emperyalist batıya, Amerika'ya yenilmemiz mümkün değildir. Bu güç sizden aldığımız güçtür. Ve bu güçle sizlere söz veriyorum, and içiyorum ki bayrak yere düşmeyecek. Ezan Kıbrıs'tan dinmeyecek” dedi.
BOLU VALİSİ ERKAN KILIÇ: “DENKTAŞ, GÖSTERDİĞİ ONURLU DURUŞ VE DİRENİŞLE RUMLARIN ENOSİS HAYALLERİNİN DE GERÇEKLEŞMESİNE MANİ OLMUŞTUR.”
“Kıbrıs Türk halkının özgürlük mücadelesinde sembol isim kuşkusuz Rauf Raif Denktaş’tır. Rauf Raif Denktaş, hayatı boyunca Kıbrıs Türklerinin haklarını savunmuş; Ada’da adil ve kalıcı bir çözüm için mücadele etmiştir. Hukukçu kimliğiyle, siyasi ve diplomatik alandaki üstün yetenekleriyle Denktaş, Kıbrıs davasının sesi ve lideri olmuştur.”
“Hayatta hiçbir zaman yalpalamayacaksın, düşüncelerinde bir ileri bir geri adım atmayacaksın. Her dönemin adamı değil, her dönem adam olacaksın.” diyen Rauf Raif Denktaş, gösterdiği onurlu duruş ve direnişle Rumların ENOSİS hayallerinin de gerçekleşmesine mani olmuştur.”
“Zaferin, kararlılığın ve Türk milletine duyulan sevginin sembolü olan Rauf Raif Denktaş Anıt Heykeli, kendisi de Kıbrıs Harekâtı’na katılmış kahraman bir gazi olan Sayın Ahmet Şerafettin Yamaner’in çabalarıyla Bolu’muza kazandırılmış; Bu Anıt Heykel, sadece halkın kolektif hafızasının unutmaması gereken önemli bir dava adamının heykeli değildir. Varoluş amacını yerine getirip Rabbine iç huzuruyla yürüyen büyük bir halk adamının heykelidir. Gelecek nesiller inşallah böyle örnek isimleri hep zihninde tutacak, onların tarihe geçmiş mücadelelerinden ilham alacaklardır.”
BOLU BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI RASİM ÖZDEMİR:
“RAUF DENKTAŞ KIBRIS TÜRK HALKINI HAREKAT İÇİN HAZIRLADI, KIBRIS TÜRKLERİNE MÜCADELE RUHUNU AŞILADI VE DİRİ TUTTU.”
“Barış Harekatı ile adaya barış getirilmiştir. Rauf Denktaş'ı ve o dönemin başbakanı Bülent Ecevit ve hükümetini minnetle anıyorum.Kıbrıs zaferi Kurtuluş savaşından sonraki en büyük başarımızdır.Rauf Denktaş Kıbrıs Türk halkını Harekat için hazırladı, Kıbrıs Türklerine mücadele ruhunu aşıladı ve diri tuttu.Harekat sonrasında kurduğu KKTC’yi geliştirmek görevimizdir.”
KIBRIS GAZİSİ, EMEKLİ PİYADE KIDEMLİ BİNBAŞI AHMET ŞERAFETTİN YAMANER’İN KONUŞMASININ TAM METNİ :
“DENKTAŞ ÖLMEDİ; BOLU’DA İLELEBET YAŞATILACAK,GENÇ NESİLLERE ÖRNEK OLACAK VE UNUTULMAYACAK”
“Sayın Valim, Belediye Başkan Yardımcım, Garnizon Komutanım, sancağında İki üstün hizmet madalyası bulunan kahraman 2nci Komando Tugayımızda 2009-2011 yılları arasında Tugay Komutanı olan Tuğg.Mehmet KAYA paşam ve değerli eşleri, bu mutlu günümüze Kıbrıs’tan gelerek bizi şereflendiren KKTC Cumhurbaşkanı Danışmanı Gezici Büyükelçi ve Volkan Gazetesi sahibi Hüseyin Macit Yusuf bey,Bolulu vatansever hemşehrilerim, değerli basın mensupları
HOŞGELDİNİZ…
Bu etkinliği düzenlememize büyük destek ve katkı sağlayan Belediye Başkanımız Sayın Tanju Özcan ve emeği geçen tüm çalışanlarına teşekkür ederim.
Sizleri saygı ile selamlıyorum.
Genel Merkezi İstanbul’da bulunan “20 TEMMUZ KIBRIS ZAFERİ KUTLAMA DAYANIŞMA VE KÜLTÜR DERNEĞİ”tarafından 09.02.2024 tarihli yönetim kurulu kararı ile Bolu İl Temsilcisi olarak seçildiğim tarafıma bildirilmiştir.
20 Temmuz; Kıbrıs adasına barışın gelişinin, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin ve özgürlüğe kavuşmasının dönüm noktasıdır.
1571 yılında bu Ada için 80.000 şehit verilmiştir.
Yunanistan Ada’ya 1100 km, Türkiye’ye 70 km. mesafede olmasına rağmen, Ada’dan en fazla hak isteyen bir devlet olarak karşımıza çıkmaktadır.
Ortadoğu’yu ele geçirmek isteyen emperyalist ülkeler her zaman Ada’yı öncelikle ellerinde bulundurmak istemişlerdir.
Ada’nın Türkiye için stratejik ve jeopolitik durumu düşünülmeden, Kıbrıs üzerinde Yunanistan’ın egemenlik iddia etmesi son derece ters bir durumdur.
20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtından beri Türk ve Rum tarafından kimsenin burnu kanamamıştır.
Zamanın başbakanı Bülent Ecevit “Biz aslında savaş için değil, barış için, yalnız Türklere değil, Rumlara ’da barış getirdik” diyerek günü özetlemiştir.
Bu özel günde, KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Mücahit lider Rauf Raif Denktaş’ın isminin verildiği Bulvar ve Anıt Heykelinin bulunduğu bu dönel kavşak da 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Harekâtının 50nci yılını ilk defa sizlerle beraber kutlamaktan büyük gurur ve heyecan duymaktayız.
1973 yılında Kıbrıs Lefkoşa’da Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayında görevli üsteğmen olarak 20 Temmuz Barış Harekâtında Yunan Alayına askerlerimle beraber giren subaylardan biriyim.
En büyük Komutanımız Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK Antalya bölgesinde yapılan bir tatbikat sonunda subaylara hitaben “Efendiler Kıbrıs düşman elinde bulunduğu müddetçe bölgenin ikmal yolları tıkanmıştır. Kıbrıs’a dikkat ediniz. Bu ada bizim için çok mühimdir.” Demekle önemini belirtmiştir.
Kıbrıs; geçmişte olduğu gibi gelecekte de Türkiye için hayati öneme sahip ve Türkiye’nin ulusal güvenliğinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bir nevi Türkiye’nin bir ileri karakoludur.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığından emekli Oramiral ve Kıbrıs Barış Harekâtı’nda Cumhurbaşkanımız olan Sayın Fahri Korutürk “Kıbrıs Düşman eline geçerse Türkiye denizlere açılmaktan mahrum kalır.” Diyerek bu konudaki hassasiyetini dile getirmiştir.
1989 yılında Kıbrıs Gazisi olarak malulen emekli olduktan sonra bu tespitimi ve 20 Temmuz Kıbrıs adasına barışın gelişinin, Kıbrıs Türk Halkı’nın varoluş mücadelesinin ve özgürlüğe kavuşmasını gelecek nesillere anlatmak ve aktarmak maksadıyla “1974 Öncesi ve Sonrası Kıbrıs” isimli Değerlendirme kitabımı yazdım.
Milli Eğitim Müdürlüğü ile görüşerek Valilik makamına yaptığım yazılı müracaatımın kabul edilmesiyle Bolu’da 15 lisede ve Bolu protokolüne verdiğim konferanslarla Kıbrıs’ın tanıtımını, önemini, bugüne kadar var olma liderliğini yapan Kıbrıslı soydaşlarımızın “Milli Kahraman” ilan ettiği, Mücahit Lider, büyük devlet adamı Rauf Raif Denktaş’ın bu anıtını gören her vatanseverin devamlı hatırlamasını ve gelecek nesillere örnek olmasını sağladık.
Yüce Atatürk; “Muharebe alanlarında başarı elde edersiniz, zaferler kazanırsınız ancak gerinizde irfan ordusu dediğimiz genç nesil olmazsa bu başarılar kalıcı değildir.” Diyerek genç nesle önem verilmesini istemiştir.
Halen Yunan ve Rum okullarının müfredat programlarında ilkokul Dördüncü sınıftan itibaren Türk düşmanlığı işlenmektedir.
Yunanistan ve Rum kesiminde otoban kenarlarında büyük tabelalarda Kıbrıs haritası üzerinde kuzeyden güneye akan kanları Yunanistan’a ve Güney Kıbrıs Rum kesimine giden tüm turist ve yolculara göstererek Türklerin, ve Türk Silahlı Kuvvetleri aleyhinde propoganda yapmaktadırlar.
Kıbrıs’ta Cumhurbaşkanı Makarios’un yardımcısı olarak görev yapan rahmetli Dr.Fazıl KÜÇÜK’ün dediği gibi “Rumların karşısına hangi teklifle çıkarsak çıkalım, hatta tarihi ve coğrafi haklarımızdan feragat edelim, yanlarında bir lokma bir hırkaya razı olalım yine hiçbir zaman anlaşmaya yanaşmazlar.
Rum’un kafasını değiştirmek ancak güneşin batıdan doğduğu gün olacaktır.” Tüm yazılanların özeti budur diye düşünüyorum.
Rumlar, 1960 yılında bir ortaklık devleti olarak kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’ni, Ada’yı Yunanistan’a bağlamak ve ENOSİS hayallerine ulaşmak için başından beri bir sıçrama tahtası olarak görmüşlerdir.
Başta Makarios olmak üzere, Kıbrıs Rum liderliğinin tek amacı, kurulduğu ilk günden itibaren Ortaklık Cumhuriyeti’ni bir Rum Cumhuriyeti’ne dönüştürerek ENOSİS’igerçekleştirmek olmuştur. ENOSİS; Megal-i idea’nın bir maddesi yani Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması demektir.
Ortaklık Cumhuriyeti’nden dışlanan Kıbrıs Türk Halkı, 1963 – 1974 yılları arasında, tam 11 yıl, tüm dünyanın gözü önünde çok büyük acılar yaşamış, temel insan haklarından mahrum bırakılmış ve göç etmeye zorlanmıştır. Ancak, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin desteğiyle, Kıbrıs Türk’ü mücadeleden asla vazgeçmemiş, azim ve kararlılıkla onurlu bir direniş sergilemiştir.
Bilindiği üzere, 15 Temmuz 1974’te Yunanistan’ın Ada’da yaptığı darbe girişimi karşısında Türkiye Cumhuriyeti sessiz kalmadı.
Uluslararası antlaşmalardan kaynaklanan Garantör devlet olarak hak ve yükümlülüklerine dayanarak, Kıbrıs Türk Halkı’nı adada yok olmaktan kurtarmak ve Enonis’i önlemek amacıyla 20 Temmuz 1974 tarihinde Mutlu Barış Harekatı’nı gerçekleştirdi.
20 Temmuz mutlu barış harekâtından önce Rum basınında ve televizyonlarda Türk aleyhtarı ve düşmanlığı ile ilgili programlarda “Beşparmak dağlarında kuzeyden güneye Türkler değil kuşlar bile geçemez.” diyorlardı.
Makarios “Girne kalesi 6 ayda alınırsa sakalımı keserim”diyordu.
Rumlar, caddelere kışla girişlerine, nizamiyelerine “Cesursan gel al.” Diye yazmışlardı.
Bu gördüğünüz kahraman Gazi arkadaşlarımla ve “iki üstün hizmet madalyalı” kahraman Bolu 2 nci komando tugayımızla belirtilen zamandan önce hedefimizi ele geçirdik.
50 yıl önce, Mutlu Barış Harekâtı sayesinde Kıbrıs Türk Halkı, can güvenliği, özgürlüğü ile vatanına kavuşmuş ve nihayetinde de kendi Devleti’ni kurmuştur.
Zorlu ve şanlı mücadelesi sonucunda elde ettiği egemenliğinden, bağımsızlığından ve meşru haklarından vazgeçmeyeceğini dünyaya ilan etmiştir.
"Benim en büyük eserim Türkiye Cumhuriyeti'dir." Diyen Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ışığında; Rauf Raif Denktaş’ın Kıbrıs Türk Halkının Özgürlük mücadelesi ve 15 Kasım 1983 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilanı; Türkiye ve Kıbrıs’taki soydaşlarımıza büyük bir hediyesi olmuştur.
Rauf Raif Denktaş vefatından önce gençlere şu mesajı vermiştir.
“Gelecek sizsiniz biz size pırıl pırıl bağımsız bir devlet bırakıyoruz. Türkiye’nin desteklediği ve tanıdığı bir devlet ona sahip çıkınız, Halkına sımsıkı sarılınız. Canınız gibi koruyacaksınız. Koruyacağız sonuna kadar koruyacağız”demiştir.
Ruhun Şad olsun büyük adam. Sen ölmedin Bolu’da yaşatılacak genç nesillere örnek olacak ve unutulmayacaksın.
Bu tür kutlamalar ve bilgilendirmelerin Kıbrıs’ın diğer devletler tarafından da tanınmasına yardımcı olacaktır.
Geçen sene 15 Haziranda diktiğimiz bu Anıt Heykelin devamlı akıllarda ve hafızalarda kalarak bizlere ve genç neslimize örnek olması, her 20 Temmuzlarda bu kutlamanın ve heyecanın yaşanması hepimizi olduğu gibi en çok beni heyecanlandıracaktır.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı en büyük komutanımız Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları, KKTC’nin kurucu Cumhurbaşkanı mücahit lider Rauf Raif Denktaş ve vatansever arkadaşlarına, Türkiye ve yavru vatan Kıbrıs için canlarını ve kanlarını vererek destanlar yazan tüm şehit ve gazilerimizi rahmetle anıyoruz.
20Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlu olsun. Bu mutlu günümüzde bizleri yalnız bırakmadığınız için sizlere teşekkür ediyoruz. 20.07.2024
“YALNIZ TÜRKLERE DEĞİL, RUMLARA ’DABARIŞ GETİRDİK”
Kıbrıs Gazisi, Emekli Piyade Kıdemli Binbaşı Ahmet
Şerafettin Yamaner, Kıbrıs Barış Harekatı hakkında şusözleri söyledi; “20 Temmuz; Kıbrıs adasına barışın gelişinin, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin veözgürlüğe kavuşmasının dönüm noktasıdır. 1571 yılındabu Ada için80.000 şehit verilmiştir.
Yunanistan Ada’ya 1100 km, Türkiye’ye 70 km. mesafede olmasına rağmen, Ada’dan en fazla hak isteyen bir devlet olarak karşımıza çıkmaktadır. Ortadoğu’yu ele geçirmek isteyen emperyalist ülkeler her zaman Ada’yı öncelikle ellerinde bulundurmak istemişlerdir. Ada’nın Türkiye için stratejik ve jeopolitikdurumu düşünülmeden, Kıbrıs üzerinde Yunanistan’ınegemenlik iddia etmesi son derece ters bir durumdur. 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtından beri Türk ve Rum tarafından kimsenin burnu kanamamıştır. Zamanın başbakanı Bülent Ecevit “Biz aslında savaş için değil, barış için, yalnız Türklere değil, Rumlara ’da barışgetirdik” diyerek günü özetlemiştir” dedi.
“KIBRIS, TÜRKİYE’NİN BİR İLERİ KARAKOLUDUR”
Kıbrıs’ın Türkiye’nin ileri bir karakolu olduğunu belirtenYamaner, “Bu özel günde, KKTC’nin KurucuCumhurbaşkanı Mücahit lider Rauf Raif Denktaş’ın isminin verildiği Bulvar ve Anıt Heykelinin bulunduğu bu dönel kavşak da 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Harekâtının 50nci yılını ilk defa sizlerle beraberkutlamaktan büyük gurur ve heyecan duymaktayız. 1973 yılında Kıbrıs Lefkoşa’da Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayında görevli üsteğmen olarak 20 Temmuz Barış Harekâtında Yunan Alayına askerlerimle beraber giren subaylardan biriyim. En büyük Komutanımız Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK Antalya bölgesinde yapılan bir tatbikatsonunda subaylara hitaben “Efendiler Kıbrıs düşmanelinde bulunduğu müddetçe bölgenin ikmal yollarıtıkanmıştır.
Kıbrıs’a dikkat ediniz. Bu ada bizim için çok mühimdir.”Demekle önemini belirtmiştir. Kıbrıs; geçmişte olduğugibi gelecekte de Türkiye için hayati öneme sahip veTürkiye’nin ulusal güvenliğinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bir nevi Türkiye’nin bir ileri karakoludur. DenizKuvvetleri Komutanlığından emekli Oramiral ve Kıbrıs Barış Harekâtı’nda Cumhurbaşkanımız olan Sayın FahriKorutürk “Kıbrıs Düşman eline geçerse Türkiyedenizlere açılmaktan mahrum kalır.” Diyerek bu konudaki hassasiyetini dile getirmiştir.
Milli Eğitim Müdürlüğü ile görüşerek Valilik makamınayaptığım yazılı müracaatımın kabul edilmesiyle Bolu’da 15 lisede ve Bolu protokolüne verdiğim konferanslarlaKıbrıs’ın tanıtımını, önemini, bugüne kadar var olmaliderliğini yapan Kıbrıslı soydaşlarımızın “Milli Kahraman”ilan ettiği, Mücahit Lider, büyük devlet adamı Rauf Raif Denktaş’ın bu anıtını gören her vatanseverin devamlı hatırlamasını ve gelecek nesillere örnek olmasınısağladık” diye belirtti.
“RUM’UN KAFASI GÜNEŞİN BATIDAN DOĞDUĞU GÜNDEĞİŞİR”
Rumlara atıfla Kıbrıs Gazisi Yamaner, “Atatürk; Muharebealanlarında başarı elde edersiniz, zaferler kazanırsınız ancakgerinizde irfan ordusu dediğimiz genç nesil olmazsa bubaşarılar kalıcı değildir.” Diyerek genç nesle önem verilmesini istemiştir. Halen Yunan ve Rum okullarının müfredatprogramlarında ilkokul Dördüncü sınıflan itibaren Türkdüşmanlığı işlenmektedir.
Yunanistan ve Rum kesiminde otoban kenarlarında büyük tabelalarda Kıbrıs haritası üzerinde kuzeydengüneye akan kanları Yunanistan’a ve Güney Kıbrıs Rum kesimine giden tüm turist ve yolculara göstererekTürklerin, ve Türk Silahlı Kuvvetleri aleyhindepropoganda yapmaktadırlar.
Kıbrıs’ta Cumhurbaşkanı Makarios’un yardımcısı olarakgörev yapan rahmetli Dr.Fazıl KÜÇÜK’ün dediği gibi“Rumların karşısına hangi teklifle çıkarsak çıkalım, hatta tarihi ve coğrafi haklarımızdan feragat edelim,yanlarında bir lokma bir hırkaya razı olalım yine hiçbirzamananlaşmaya yanaşmazlar. Rum’un kafasınıdeğiştirmek ancak güneşin batıdan doğduğu gün olacaktır.” Tüm yazılanların özeti budur diye düşünüyorum. Rumlar, 1960 yılında bir ortaklık devletiolarak kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’ni, Ada’yıYunanistan’a bağlamak ve ENOSİS hayallerine ulaşmak için başından beri bir sıçrama tahtası olarakgörmüşlerdir.
Başta Makarios olmak üzere, Kıbrıs Rum liderliğinin tekamacı, kurulduğu ilk günden itibaren OrtaklıkCumhuriyeti’ni bir Rum Cumhuriyeti’ne dönüştürerek ENOSİS’i gerçekleştirmek olmuştur. ENOSİS; Megal-i idea’nın bir maddesi yani Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması
demektir.
Ortaklık Cumhuriyeti’nden dışlanan Kıbrıs Türk Halkı,1963 – 1974 yılları arasında, tam 11 yıl, tüm dünyanın gözü önünde çok büyük acılar yaşamış, temel insan haklarından mahrum bırakılmış ve göç etmeye zorlanmıştır. Ancak, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin desteğiyle, Kıbrıs Türk’ü mücadeleden asla vazgeçmemiş, azim ve kararlılıkla onurlu bir direnişsergilemiştir” diyerek sözlerini ifade etti.”