Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Türkiye’nin Kıbrıs’tan Sorumlu Eski Devlet Bakanı Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel, Kıbrıs Tv’de katıldığı Detay programında Aytuğ Türkkan’ın sorularını yanıtladı.

GÜREL: “TEK ÇÖZÜM İKİ DEVLETTİR”

“DEVLETTEN VAZGEÇMEMİZ İNTİHAR ANLAMI TAŞIR”

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Türkiye’nin Kıbrıs’tan Sorumlu Eski Devlet Bakanı,Eski Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel, Rumların eşitlikten yana olmadığını belirterek, Kıbrıs’ta çözümün şekline vurgu yaptı:  “Tek çözüm iki devlettir” 

“Aksi Kıbrıs Türkü için tuzak”.. Prof. Dr. Güler, “Kıbrıs’ta iki devletli çözümden başka yaşayabilir bir çözüm bulmak mümkün değildir. Bugün hala Kıbrıs Rumları Türklere karşı ırkçı tavırdadırlar ve son dönemde bu artmaktadır. Bugün artık ayrı yaşamaktan başka bir çözüm yolu yoktur. Bunun tersi Kıbrıs Türkü için bir tuzak olur. Kıbrıs Türkünü dünyada bir tek örnek olarak kendi devletinden vazgeçen bir halk noktasına itmek kimsenin haddi değildir, çok dikkatli olmak gerekiyor” dedi

• “Kıbrıs Türkleri Devletlerine sahip çıkmalı”

• “KKTC Türklüğün ileri karakoludur”

• “Rumlar Türkleri azınlık olarak görüyor”

ARKADA DEVAM

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Türkiye’nin Kıbrıs’tan Sorumlu Eski Devlet Bakanı Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel, Kıbrıs Tv’de katıldığı Detay programında Aytuğ Türkkan’ın sorularını yanıtladı.

GÜREL: “TEK ÇÖZÜM İKİ DEVLETTİR”

“DEVLETTEN VAZGEÇMEMİZ İNTİHAR ANLAMI TAŞIR”

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Türkiye’nin Kıbrıs’tan Sorumlu Eski Devlet Bakanı,Eski Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel, Rumların eşitlikten yana olmadığını belirterek, Kıbrıs’ta çözümün şekline vurgu yaptı:  “Tek çözüm iki devlettir” 

“Aksi Kıbrıs Türkü için tuzak”.. Prof. Dr. Güler, “Kıbrıs’ta iki devletli çözümden başka yaşayabilir bir çözüm bulmak mümkün değildir. Bugün hala Kıbrıs Rumları Türklere karşı ırkçı tavırdadırlar ve son dönemde bu artmaktadır. Bugün artık ayrı yaşamaktan başka bir çözüm yolu yoktur. Bunun tersi Kıbrıs Türkü için bir tuzak olur. Kıbrıs Türkünü dünyada bir tek örnek olarak kendi devletinden vazgeçen bir halk noktasına itmek kimsenin haddi değildir, çok dikkatli olmak gerekiyor” dedi

• “Kıbrıs Türkleri Devletlerine sahip çıkmalı”
• “KKTC Türklüğün ileri karakoludur”
• “Rumlar Türkleri azınlık olarak görüyor”

“Devletten vazgeçmemiz toplum olarak intihar anlamı taşır”.. Siyasi tanınmanın her şey demek olmadığını anlatan Gürel, “KKTC tanınmasa da varlığını sürdürüyor. Siz ülkenizle, halkınızla, yönetiminizle varsanız, bir devletsiniz. Bu devletten vazgeçmez toplum olarak intihar anlamı taşır. Kıbrıs Türkünün böyle bir intihara yapacağını sanmıyorum, iki devletli politikada ilerlemek gerekiyor. Uluslar arası alanda da Türkiye’nin öncü adımlar atmasıyla bu yol ilerleyecektir.” diye konuştu

Kıbrıs Türklerinin Avrupa Birliği üyeliği vaadiyle devletten vazgeçmemesi gerektiğine vurgu yapan Gürel, iki devletli çözüm politikasına destek beyan etti.

Türkiye’de Kıbrıs sorununa en hakim isimlerin başında gelen Prof. Dr. Gürel,  Kıbrıs sorununu değerlendirirken 1950’lere dönülmesi ve Makarios döneminden başlanması gerektiğine dikkat çekti. Makarios Başkanlığındaki Rum liderliğinin Kıbrıs Türkleri ile ortaklık devletine kerhen  evet demek zorunda kaldıklarını anımsatan Gürel, “kabine üyeleri EOKA’cılardan oluşuyordu. Akritas Planı’nı yani Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama hedefindeydiler. Bu istek şuanda da geçerlidir, hiçbir zaman vazgeçmediler.” dedi.

“Buradaki olanakları Kıbrıs Türkleri ile hakkaniyet içerisinde kullanmak istemiş olsalardı Kıbrıs Türkleri 1974’e kadar adanın yüzde 3’üne hapsedilmez, ambargolar uygulamazdı.” diyen Gürel, Annan planı kabul edilmiş olsaydı 5 yıl içerisinde Rumların istediği çözüme kavuşulmuş olacağını ancak bunu dahi kabul etmediklerini anımsattı.

“Rumlar Türkleri azınlık olarak görüyor”

Rum Ulusal Konseyi’nin en maksimalist şekilde konuya yaklaştığına vurgu yapan Şükrü Sina Gürel, sözlerine şöyle devam etti:

“Rumlar Türkler’i azınlık olarak görüyor, AB ve BM’de ayni yaklaşımda, bu Türkler için iyi değil.  Kıbrıs Türk tarafı Kıbrıs Türklerinin eşit ortak olarak bir devlet içerisinde olma isteğini 1975’te Kıbrıs Türk Federe Devletini kurarak gösterdi. Ama buna da bir cevap alamamıştı. Burada iki devletli çözümden başka yaşabilir bir çözüm bulmak mümkün değildir. Bugün hala Kıbrıs Rumları Türklere karşı ırkçı tavırdadırlar ve son dönemde bu artmaktadır. Bugün artık ayrı yaşamaktan başka bir çözüm yolu yoktur. Ayrı yaşanır, ilerde işbirliği olanağı olursa o zaman belki ortak bir devlet kurulabilir. Ama bunun tersi Kıbrıs Türkü için bir tuzak olur. Kıbrıs Türkünü dünyada bir tek örnek olarak kendi devletinden vazgeçen bir halk noktasına itmek kimsenin haddi değildir, çok dikkatli olmak gerekiyor”

“Kıbrıs Türkleri Devletlerine sahip çıkmalı”

En önemli noktanın devlete sahip çıkmak olduğunun altını çizen Gürel, “Kıbrıs Türk kimliğini önce ada içerisinde sonra da AB içerisinde eritmek istiyorlar. AB’ye giren Yunanistan’daki Batı Trakya Türkleri var. Kendilerine Türk demeleri bile yasak. Tüm temel haklardan yoksunlar. AB üyeliğini her şeyin üstünde görmek son derece yanlıştır. AB’nin içerisinde de insan hakkı kalmadı. Mesela ifade özgürlüğü, ayaklar altındadır şu anda. İsrail’e karşı olmak antisemit olmakla özdeşleşti. Ukrayna’ya bakıp Rusya’yı tüm batı dünyasından dışlarken, İsrail’e neredeyse övgü var. Barının bakış açısın son derece çarpık, Batının düşünce yapısı ortadan kalkıyor. Burada Kıbrıs Türkü’ne bir yaşam alanı bırakmayacak bir Rum tarafı var.” ifadelerini kullandı.

“KKTC Türklüğün ileri karakoludur”

Prof. Dr. Gürel, Kıbrıs üzerinden Türkiye’nin kuşatılmak istendiğine dikkat çekerek, “KKTC Türklüğün ileri karakolu durumundadır. Buna hep beraber sahip çıkmamız gerekiyor.” diye konuştu.

“Türkiye’nin kurduğu ilişkiler ağının KKTC’nin tanınması yolunu açabilir” diyen Gürel, bundan sonraki süreçte KKTC’nin tanıtılması noktada  eyleme geçilebileceğinin altını çizdi.

“Devletten vazgeçmek intihardır”

Tanınmanın her şey demek olmadığını anlatan Gürel, “KKTC tanınmasa da varlığını sürdürüyor. Siz ülkenizle, halkınızla, yönetiminizle varsanız, bir devletsiniz. Bu devletten vazgeçmez toplum olarak intihar anlamı taşır. Kıbrıs Türkünün böyle bir intihara yapacağını sanmıyorum, iki devletli politikada ilerlemek gerekiyor. Uluslar arası alanda da Türkiye’nin öncü adımlar atmasıyla bu yol ilerleyecektir.

Ülkesi ve halkı olmayan bir devlet haline gelen Filistin’in bugün tanındığını ama bunun ne anlama geldiğinin sorgulanması gerektiğini söyleyen  Gürel, “Kıbrıs Türkü tanınsa da vardır, tanınmasa da vardır. Var olduğunuz zaman eninde sonunda sizi görmezden gelmezler.” diyerek  sözlerini noktaladı.